Savcı tutukluluk istedi, mahkeme adli kontrol dedi: “‘9 şiddetine bile dayanır’ deyip sattı”

Kayıp yakınlarının adalet arayışı sürüyor. Antakya’nın Odabaşı mahallesinde 2016 yılında yapılmasına karşın depremde saniyeler içerisinde yıkılan Selim Köse Apartmanı’nda 13’ü çocuk 43 kişi yaşamını yitirdi.  Binaya ilişkin davada ilk duruşma ise depremden yaklaşık 2 yıl sonra dün yapıldı.

Hatay 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada Bilinçli Taksirle Ölüme ve Yaralanmaya Neden Olma suçundan yargılanan tutuksuz sanıklar müteahhit H.K., yapı denetim firması sahibi E.E., firma kontrol elemanı G. T., şantiye şefi M.E.’nin yanı sıra kayıp yakınları, avukatları ve sanık avukatları hazır bulundu. 

SUÇLU YİNE DEPREM

Sanıkların binanın yıkılma nedenini depremin büyüklüğü ve yönetmelik ile açıklamaya çalışması üzerine mahkeme heyet başkanı sanıklara “O zaman Selim Köse’nin etrafındaki binalar neden ayakta kaldı” sorusunu yöneltti. Sanıklar bu soruya “deprem dalgasının binanın altından geçmiş olabileceği” yanıtı verdi. Yanıta kayıp yakınları tepki gösterdi. Sanık avukatları ise bilirkişi raporunda baz alınan karot örneklerinin uygun şartlarda alınmadığını savunurken müşteki avukatları bu savunmaya itiraz etti. 

“ARTÇILARDA DA ÇOK SALLANIYORDU”

Depremde yaşamını yitiren kız kardeşi Sakine Suadiye Aba’nın deprem korkusu olduğunu ve müteahhitin evi kendilerine ‘9 şiddetine bile dayanır’ diyerek sattığını belirten Ejder Suadiye, “6 Şubat öncesi artçı depremlerde bile ev çok fazla sallanıyordu” dedi. Binada eşini ve çocuklarını kaybeden Mehmet Ateş ise “Depremi duyduğumda eve yarım saat uzaklıktaydım. İçim rahat gittim çünkü bina yeniydi. Yıkılacağını düşünmedim. Gittiğimde bina tuzla buz olmuştu. Ayakkabısız binanın tepesine bile ulaştım, çünkü en üst kat alta inmişti. Beton elimle bile dağılıyordu, bir noktada ayağımın altındaki beton bile bastığım an parçalara ayrıldı” sözleriyle binanın malzeme kalitesine dikkat çekti. 

“BOLU’DAKİ FACİA YAŞANMAZDI”

Duruşmaya müdahil olma talebinde bulunan Manisa Barosu Yönetim Kurulu Başkanı Av. Sevgi Başak Yeşil Malay ise “1000 kilometre öteden neden geldim diye soranlar olacak. Büyük deprem riski olan 7 ilden birisi olan Manisa’dan geliyorum. Yalnızca akademik meslek örgütü değiliz. Sorumluluklarımız var. Cezasızlık algısı genişliyor. Soma’da yaşananlar sonrası sorumlular hak ettikleri cezaları alsa belki 6 Şubat’ta böyle bir facia yaşanmayacaktı. 6 Şubat sonrası süreç hızlı ve doğru ilerlese belki de Bolu’daki facia yaşanmayacaktı” ifadelerini kullandı. Cumhuriyet Savcısı mütalaasında sanıkların tutuklu yargılanması yönünde görüş belirtti. Mütalaa sonrası söz salan sanık avukatı E. B.’nin “Vicdan rahatlatmak için vicdani tutuklama olmamalı’ sözlerine kayıp yakınları tepki gösterdi. 

İKİNCİ DURUŞMA 30 MAYIS’TA

Mahkeme heyeti tarafından açıklanan ara kararda “Sanıkların tutuklu yargılanması için yeterli şartların oluşmaması” gerekçe gösterilerek sanıkların tutuksuz yargılanmasına karar verdi. Mahkeme tarafından yeni rapor istenmesi ve karot örneklerinin alındığı yerin tespitinin istendiği ara karar sonrası duruşmaya 30 Mayıs Cuma günü devam edilecek. Ara kararda başta tutuklu yargılama ve sanıkların ticari faaliyetlerinin durdurulması olmak üzere kayıp yakını avukatların hiçbir talebinin kabul edilmemesine avukatlar ve kayıp yakınları tepki gösterdi. 

‘KARARI KABUL ETMİYORUZ’

Duruşma sonrası gazetemize konuşan kayıp yakını ve dava avukatı Seda Mutaf ise şunları söyledi: “Biz bu kararı kabul etmiyoruz. Bu sanıklar binanın yıkılmasında asli olarak kusurludur. Haklarında 5 Eylül 2024 tarihinde gelen ve bizlerin eksik bulduğu Karadeniz Teknik Üniversitesi raporunda da bu kusurları doğrulanmıştır. Haftaya depremin ikinci yılı. Ancak biz iki yıldır verdiğimiz adalet mücadelesinde bir gün evimize gidip de en azından bugün adalet sağlandı diyemedik. Yaşamını yitiren 43 kişinin yakınları hayatlarına kaldıkları yerden devam edemiyor. Ancak bugün yine sanıklar hayatlarına kaldıkları yerden devam etmeye, ihale almaya devam edecekler.  Mücadelenin başındayız ama vazgeçmeyeceğiz. Tüm sorumluların olası kasttan ceza alana kadar mücadelemize devam edeceğiz.”

Related Posts

CHP’li Belediyenin programına AKP’nin davet edilmemesi Vali’ye dert oldu!

“Türkiye’nin ilk türbanlı Valisi” olarak bilinen Afyonkarahisar Valisi Kübra Güran Yiğitbaşı, CHP yönetimindeki Afyonkarahisar Belediyesi’nin Patiköy Mama Üretim Tesisi’nin açılış töreninde ilginç bir talepte bulundu. Yiğitbaşı, “AK Parti İl Başkanlığımızı da bu tip programlara davet edelim” dedi.

Hindistan ordusu, Pakistan ve ona bağlı Azad Keşmir’deki “hedeflere” askeri operasyon başlattı

Hindistan ordusu, Pakistan ve ona bağlı Azad Keşmir’deki “hedeflere” askeri operasyon başlattı

Matviyenko: Batı’nın üst düzey devlet yetkililerinin Moskova’ya gelmesini engellemek için sahada çalıştığını biliyoruz

Rusya Federasyon Konseyi Başkanı Valentina Matviyenko, : Batı’nın üst düzey devlet yetkililerinin Moskova’ya gelmesini engellemek için sahada çalıştığını açıkladı.

İsrail ordusu, Sana Havalimanı’na saldırı düzenledi

İsrail ordusu, Yemen’in başkentindeki Sana Uluslararası Havalimanı, elektrik santralleri ve Sana’nın kuzeyindeki bir çimento fabrikasına saldırı gerçekleştirdi. İsrail ordusu, tahliye uyarısının ardından Yemen’in başkentindeki Sana Uluslararası …

İmamoğlu’ndan ‘diploma’ çıkışı… Videoyla yanıt verdi: ‘Bu kararı alanlar mutlu olamayacak’

Marmara (Silivri) Cezaevi’nde tutuklu bulunan CHP’nin Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu, sosyal medya hesabından diplomasının iptal edilmesiyle ilgili açıklama yaptı. İmamoğlu, İstanbul Üniversitesi’nin aldığı karara tepki göstererek, bu adımın okulumun tarihine “kara bir leke” sürdüğünü belirtti.

3 Fidan’ı Mersin’de andılar

Türkiye tarihine iz bırakmış devrimci gençler Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan, idamlarının 53. yıl dönümünde Mezitli Belediyesi tarafından düzenlenen anlamlı bir törenle anıldı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir